Neden Önemli?
Giderek daha karmaşık tedarik zincirlerine ve daha da büyük rekabet baskısına sebep olan küreselleşmiş bir ekonomi, insan hakları ihlalleri riskine yol açabilmektedir. Bu nedenle, kurumlar artan bir şekilde bu hakları kendi ticari faaliyetlerinde ve tüm değer zinciri boyunca etkin bir şekilde koruma sorumluluğuna sahiptir. İnsan hakları ihlalleri, günümüz bilgi toplumu sayesinde daha hızlı bir şekilde gündeme gelmekte ve kurumların risk değerlendirmelerine dahil edilmekte, aynı zamanda tüketici davranışlarını ve iş ilişkilerini etkilemektedir. Bu nedenle, durum tespiti yükümlülüklerini yerine getiren bir kurum, yalnızca müşteri ve personel sadakatini artırmakla kalmaz, aynı zamanda tedarik ilişkilerini iyileştirir ve böylelikle kurumun uzun vadeli başarısına katkıda bulunur.
Terimler Ne Anlama Geliyor?
İnsan hakları tüm insanlara eşit olarak uygulanır. Bu haklar evrensel olarak geçerli ve bölünmezdir ve hiç kimse onlardan yoksun bırakılamaz. Hükümetler ve şirketler bu hakları korumakla yükümlüdür ve bu nedenle insan haklarının korunmasından doğrudan sorumludurlar. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi (Universal Declaration of Human Rights), Uluslararası Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi (International Covenant on Economic, Social and Cultural Rights), Uluslararası Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi (International Covenant on Civil and Political Rights), Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi (Convention on the Elimination of All Forms of Discrimination Against Women), Çocuk Hakları Sözleşmesi (Convention on the Rights of the Child) ve ILO (International Labour Organization)’nun temel işçilik standartları gibi insan haklarını ortaya koyan dünyaca tanınan çeşitli metinler bulunmaktadır.
Ne Anlaşılmalı?
İnsan haklarının korunması sadece global işletmeler için geçerli bir konu değildir. Örgütlenme özgürlüğü (örneğin sendikaların oluşumu), eşit işe eşit ücret ilkesi ve meslek hastalıklarından korunma gibi insan hakları sorunları, Türk şirketlerinde de aynı derecede önemlidir. Bu kriterde kurumun insan hakları ile ilişkili durum tespiti yükümlülüklerini nasıl yerine getirdiği, gelecekte bunu nasıl gerçekleştirmeyi öngördüğü ve geçerli yasalara uyup uymadığını ne şekilde kanıtladığı açık bir şekilde belirtilmelidir. Bu kritere rehberlik etmesi için 6701 sayılı Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Kanunu ve 5840 sayılı kanun ile kurulan Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu’nun çalışmalarına başvurulabilir.
Bu kriter, 14. Kriter Çalışan Hakları ile örtüşmektedir. O nedenle, çalışanların insan haklarının korunmasının yanı sıra, özellikle müşteriler (örneğin, fiziksel bütünlük hakkı ile ilgili ürün güvenliği), bölge sakinleri (arazi haklarıyla ilgili yeniden yerleşim) vb. gibi değer zinciri boyunca diğer paydaşların insan haklarının nasıl kullanıldığı da açıklanmalıdır.